Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜSİAD’da üst düzey yöneticilik görevleri yapmış olan Güler Sabancı’nın yazısı:
“Türkiye, Cumhuriyeti yönetim şekli olarak seçmiş dünyadaki onlarca ülkeden sadece biridir.
Ama hiçbir ülke Cumhuriyeti bizim gibi görmez. Bizim gibi hissetmez.
Çünkü Cumhuriyet bizim için bir yönetim şekli değil, bir yaşam biçimidir.
Bizim için Cumhuriyet; Bitmek tükenmek bilmeyen bir muasır medeniyet yolculuğudur. Kıymet bilmektir. Yeniliğe açık olmaktır. Durduğun yerle yetinmemektir. Kendinle yarışmaktır. Hudutsuz düşünmektir.
Her türlü ayrıştırmayı reddetmektir. Gücünü birlik ve beraberlikten almaktır. “Bir” olabilmekten gurur duymaktır. Türkiye’nin ve Türk insanının her şeyin en iyisine layık olduğuna inanmaktır.
Eşitliktir. Kadına toplumda ait olduğu yeri vermektir. En gelişmiş ülkelerin erkek hegemonyasıyla gururlandığı dönemlerde, kadına seçme ve seçilme hakkı verebilmektir. Dünyaya örnek olmaktır. Kadınların her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Atatürk’ün o meşhur sözlerindeki gibi; “yalnız erkeklerin ilerlemesiyle bir milletin yükselemeyeceğini bilmek”, “kadınları omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layık görmektir”.
Cumhuriyet gençlere inanmaktır, güvenmektir. Ve bunu onlara hissettirmektir. Onları cesaretlendirmek, fırsat vermektir. Onların hayallerine ortak olmaktır.
Sanata sahip çıkmaktır. Özgür düşünceyi teşvik etmektir. Aydınlanmayı, çağdaşlaşmayı hayat görüşü olarak benimsemektir. Sivil toplumu güçlendirmenin aslında demokrasiyi güçlendirmek olduğunu bilmektir.
Aklın, ilimin, bilimin izinden hiçbir zaman ayrılmamaktır. Eğitimi, kültürü, bilgiyi aydınlığa açılan en geniş pencere olarak görmektir. Sorgulayan, araştıran, insani değerlere daima saygı duyan, ülkesine ve milletine bağlı nesiller yetiştirmektir.
Kısacası; Cumhuriyet bizi biz yapan değerlerin karşılığıdır.
Sabancı Topluluğu olarak, 100 yıllık bu yolculuktan aldığımız cesaretle 98 yıldır çalışıyoruz, üretiyoruz.
Bundan sonra da;
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “en büyük eserim” dediği Cumhuriyet’e sıkı sıkıya sarılmaya, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine yükseltmek için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.
1985 yılında ilk kadın üyesi olduğum TÜSİAD için bu satırları kaleme almaktan büyük gurur duyuyorum.
Ve bunu Cumhuriyet’e ve Atatürk’e borçluyum.
Yaşasın Cumhuriyet!”